Bilişim Hukuku
Elektronik cihazların ve internetin yaygınlaşmasıyla birlikte, dünya genelinde bilgi hiç olmadığı kadar hızlı yayılmaya başladı. Her gelişimin negatif yanları vardır. Bilgi ve bilişim kavramlarının gelişmesiyle birlikte olumsuzluklar da giderek artmaya başladı. Bilişim hukuku, bu olumsuzlukların giderilmesi ve kişilerin dijital ortamda güvenli bir şekilde faaliyet gösterebilmelerini sağlar.
Çünkü teknolojinin ilerlemesiyle birlikte onu kötüye kullanan kişi sayısı da artmıştır.
Bilişim hukuku, internet ortamında suç işleyen kişilerin cezalandırılmasını sağlayarak, bu ortamın bir nebze de olsa güvenli kalabilmesini sağlar.
Bilişim Hukuku Neleri Kapsar?
İfade özgürlüğü, internet güvenliği ve gizlilik kavramları, bilişim hukuku kapsamındadır. Ama asıl olarak iki ana başlık altında ele alabiliriz.
Bilgi teknolojisi hukuku, dijital halde sunulan bilgilere ait kuralları ifade eder. Ayrıca bilgisayar programlarının kanuna uygun olarak nasıl dağıtılacağını düzenler.
İnternet hukuku ise, kişilerin internet kullanımı sırasında nelere dikkat etmesi gerektiğini konu alır. Çünkü sınırsız özgürlük diye bir şey yoktur. Bu yüzden kişilerin internet kullanımında başkalarına zarar verecek eylemlerde bulunması, cezayı gerektirir. İnternet kullanımında; ifade özgürlüğü ve güvenlik konularının sınırlarını çizer. Sorunların çözümünde başvurulan ana kaynaktır.
Bilişim Suçları
Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler Komisyonu ortak olarak bilişim suçları ile ilgili bir rapor yayımlamışlardır. Bu rapora göre aşağıdaki suçlar, bilişim kapsamında ele alınmıştır:
- Bilgisayar sistemlerine ait olanlara yetkisiz erişim sağlama ya da dinleme,
- Bilgisayar cihazlarını sabote etme ve kullanılmaz hale getirme,
- Bilgisayar ve interneti kullanarak başkalarını dolandırma,
- Bilgisayar ve interneti kullanarak, sahtekarlık yapma,
- Yasal olarak korunan bir yazılımı, izin almadan kullanma ya da deşifre etme,
- Yasaların uygun bulmadığı yayınları, internet ortamında yayma,
- Pornografik yayınların bilgisayar kullanılarak internet ortamında yayılması,
- Hakaret içeren paylaşımların yapılması.
Yasalarımızda da yukarıda sayılan hususlar da dahil olmak üzere, bilgisayar kullanılarak internet ortamında işlenen suçlar açık bir şekilde tanımlanmıştır.
Ayrıca elektronik ortamın güvenliği kapsamında, kişiler ve kurumlar açısından bağlayıcı olan elektronik imza ve sözleşmeler de bilişim hukuku kapsamındadır.
Türk Ceza Kanununda yer alan özel hayat dair işlenen suçlar, 135 ve 136. Maddelerde açık bir şekilde yer almış ve suç olarak işlenen fiillerin cezası, bilişim hukuku çerçevesinde verilmiştir.
Bilişim hukuku ile ilgili mevzuata, https://www.tbd.org.tr/wp-content/uploads/2016/05/bilisim-mevzuati-tbd.pdf bağlantısından ulaşabilirsiniz.
Bilgi ve Bilişim Kavramları
İnsanlar arasında iletişimi ve toplumsal gelişmeyi sağlayan kavrama bilgi adı verilir. Bilgi doğru bir şekilde yayılabileceği gibi, yanlış ve yalan olarak da yayılabilir. Yanlış bilginin yayılmasının önüne geçmek adına devlet birçok yasa çıkarmıştır. Çünkü günümüzde bilgisayarlar ve internet sayesinde bilgi hiç olmadığı kadar hızla yayılmaktadır.
İnsanlar hayatlarının her anında bilgi kullanarak yaşamaya devam ederler. Toplum ve bireyler için hayati öneme sahip olan bilginin yanlış ellerde provakasyon aracına dönüşmesi kaçınılmazdır. Bilgi ile birçok kişi kandırılabileceği gibi, toplumlar hiç olmadığı kadar yükselebilirler.
Bilişim ise kişilerin birbirleri ile etkileşim halinde olmalarını ifade eder. Bu da bilgi ile mümkün olur. Yani bilginin dijital ortamda kişiler arasında kullanılmasıdır.
Kişilerin online alışveriş faaliyetinde bulunması, sosyal medya mecralarında birbirleriyle bilgi alışverişinde bulunması ve internet siteleri sayesinde kişilerin fikirlerini özgürce yayabilmeleri, bilişim kavramının bir sonucudur.
Bilişim Hukukunda Bilişim Avukatının Önemi
Kişisel verilerin korunması kanunu, internet güvenliği gibi konularda devreye bu alanda uzmanlaşmış avukatlar girer. Bilişim avukatı mevzuata ve bilişim konularına hakimdir. Temsil ettiği müvekkilinin tüm haklarını koruma altına alır.
Dava süreçlerinde müvekkilinin yanında yer alır ve istinaf, Yargıtay gibi süreçlerde de müvekkilinin haklarını sonuna kadar takip eder.
Önemli sözleşmelerin hazırlanmasında müvekkiline yardım eder. Bu sayede daha baştan en önemli delilleri hazırlamış olur.